İSTANBUL KRİMİNAL POLİS LABORATUVARLARI MÜDÜRLÜĞÜ UZMANLARI OLAN AHMET MESUT MUDU VE ZAFER KIRAN HAKKINDA SUÇ DUYURUSU.
Mayıs 28, 2014 Yorum bırakın
İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI’NA, İSTANBUL KRİMİNAL POLİS LABORATUVARLARI MÜDÜRLÜĞÜ’ NDE GÖREVLİ UZMAN VE TEKNİSYEN AHMET MESUT MUDU İLE ZAFER KIRAN HAKKINDA YAPMIŞ OLDUĞUMUZ SUÇ DUYURUSU İLE BAŞLATILMIŞ OLAN 2014/62500 NUMARALI SORUŞTURMA KAPSAMINDA, MEMUR SUÇLARI SORUŞTURMA BÜROSUNDAN İLGİLİLERE, 08.05.2014 TARİHİNDE, İFADE VERMEK ÜZERE DAVET YAZISI GÖNDERİLMİŞTİR.
ŞİKAYET DİLEKÇEMİN YAYINLANMASINDA SONRA, AHMET MESUT MUDU ‘NUN, İSTANBUL KRİMİNAL POLİS LABORATUVARLARINDA YAPMAKTA OLDUĞU GÖREVİNİN YANINDA, AYNI ZAMANDA BİLİRKİŞİ OLARAK, ÖZEL RAPOR DA DÜZENLEDİĞİ VE HAKKINDA ÇOK SAYIDA ŞİKAYETİN BULUNDUĞU BİLDİRİLMİŞTİR.
İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI MEMUR SUÇLARI BÜROSU TARAFINDAN SAYIN SAVCI HÜSEYİN KAYA İMZASI İLE 08.05.2014 TARİHİNDE İFADE VERMEK ÜZERE DAVET EDİLMİŞ OLAN AHMET MESUT MUDU İLE ZAFER KIRAN, SAVCILIK MAKAMININ VERMİŞ OLDUĞU 30 GÜN SÜRE ZARFINDA İFADE İÇİN GELMEDİKLERİ İÇİN, HAKLARINDA TEKİT YAZISI ÇIKARILMIŞ VE NİHAYET BUGÜN ALMIŞ OLDUĞUMUZ BİLGİ ÇERÇEVESİNDE 29.07.2014 TARİHİNDE, SAVCILIK MAKAMINA BAŞVURARAK, HENÜZ SURETİNİ ALAMADIĞIMIZ İFADELERİNİ VERMİŞLERDİR.
İSTANBUL KRİMİNAL POLİS LABORATUVARLARI MÜDÜRLÜĞÜNDE GÖREVLİ OLAN AHMET MESUT MUDU İLE ZAFER KIRAN, ZAMANINDA GELMEDİKLERİ İÇİN KENDİLERİNE GÖNDERİLMİŞ OLAN TEKİT YAZISI İLE VE ANCAK VE ANCAK 3 AY SONRA İFADE İÇİN SAVCILIK MAKAMINA BAŞVURABİLMİŞLERDİR.
BUGÜN YANİ 15.09.2014 TARİHİNDE, MAKAMA YAPMIŞ OLDUĞUMUZ BİLGİ MÜRACAATINDA İSE, İLGİLİLER HAKKINDA YAPMIŞ OLDUĞUMUZ ŞİKAYET İLE İLGİLİ OLARAK ”TAKİPSİZLİK” KARARI VERİLDİĞİ VE BAŞSAVCI YARDIMCISI OĞUZHAN ATAMTÜRK UYAR’A İMZA İÇİN GÖNDERİLDİĞİ ÖĞRENİLMİŞTİR.
İYİ NİYETİNDEN ŞÜPHE ETMEDİĞİMİZ BAŞSAVCI YARDIMCISI OĞUZHAN ATAMTÜRK UYAR İLE YAPMIŞ OLDUĞUMUZ GÖRÜŞMEDE İSE, SAYIN BAŞSAVCI YARDIMCISININ, ” BU GİBİ ŞİKAYETLERDE AÇIK OLARAK SUÇ GÖRÜLSE DAHİ, SAVCILARIN, DEVAM ETMEKTE OLAN DAVALARI OLUMSUZ ETKİLEYEBİLECEKLERİ NEDENİ İLE VE PRENSİP OLARAK TAKİPSİZLİK KARARI VERDİKLERİNİ” İFADE ETMESİ VE ‘‘CEZA DAVASI AÇILABİLMESİ İÇİN İLGİLİ MAHKEME TARAFINDAN SUÇ DUYURUSUNUN YAPILMASININ DAHA DOĞRU OLACAĞINI” BELİRTMESİ, USUL VE KANUNLARIN UYGULAMALARINDAKİ HATA VE EKSİKLİKLERİNİ ORTAYA ÇIKARAN VE SON DERECE ÜZÜCÜ BİR DURUMDUR.
SORUŞTURMA MAKAMI TARAFINDAN, HATALI VERİLMİŞ BİLİRKİŞİ RAPORLARI İLE SONUÇLANAN DAVALAR İLE KARŞI TARAFIN MADDİ VE MANEVİ KAYBINI HİÇ DÜŞÜNMEDEN, Kİ BURADA KAZANAN TURKISHBANK A.Ş. VE GENELLİKLE KAZANAN BANKALARDIR, SORUŞTURMAYI TAKİPSİZLİK İLE NETİCELENDİREREK, SUÇ İŞLEYEN MEMURLAR HAKKINDA CEZA DAVA VE DAVALARININ AÇILABİLMESİ İÇİN, SÜRECİN MAHKEMELERİN TALEBİNE BIRAKILARAK UZATILMASI, SANIRIM EN AZINDAN HAK, AMA ASLINDA BİR HUKUK İHLALİ OLMASI GEREKİR.
EĞER UYGULAMA BU ŞEKİLDE YAPILIYORSA, İLGİLİ KANUN MADDESİNİN DEĞİŞTİRİLEREK, DEVLET MEMURLARI HAKKINDA YAPILACAK OLAN BİREYSEL ŞİKAYETLERİN SAVCILIK MAKAMINA YAPILMASININ ÖNLENMESİ VE ŞİKAYETİN ANCAK MAHKEMELER KANALI İLE YAPILABİLECEĞİNİN HÜKÜM ALTINA ALINMASI GEREKİR.
AKSİ HALDE, VERİLEN KARARLARIN USUL VE HUKUK’A AYKIRI OLMA İHTİMALİ İLE BİRLİKTE, SORUŞTURMA MAKAMI ADALETİN GECİKMESİNİN SORUMLULUĞUNU DA ÜSTLENMEKTEDİR.
HAKSIZLIK ÖNÜNDE EĞİLMEYİNİZ, O ZAMAN HAKKINIZLA BİRLİKTE ŞEREFİNİZİ DE KAYBEDERSİNİZ
‘’Arz ettiğimiz bu kuralların, bilirkişi incelemeleri ile bertaraf edilerek tersine çevrilmesi, müvekkillerimin ve bankamızın telafi edilemeyecek derecede büyük ve çok ağır bir mağduriyetine sebebiyet verecek vahamettedir.’’ (Turkıshbank A.Ş. Avukat Sümer Altay, 2011)
İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI 02.05.2014
Şikayet eden : Adil Altay GÜNEY
Güney Konut Organize Yapılar ve İnş.Ltd.Şti.
Zuhuratbaba Muhtar sokak no.4-1/16 Bakırköy-İSTANBUL
Şüpheliler : 1. Ahmet Mesut MUDU, UZMAN
İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü
2. Zafer KIRAN, TEKNİSYEN
İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü
İsnat edilen suç : Görevi kötüye kullanarak yanlış ve yanlı rapor vererek
yetkili makamları yanıltmak.
İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI tarafından 21.03.2013 tarihinde gönderilmiş olan ve Güney Konut Organize Yapılar ve İnşaatlar Ltd.Şti. adına Turkıshbank A.Ş. tarafından İstanbul 15.Asliye Ticaret Mahkemesi’ne teslim edildikten sonra, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından ilgili Mahkeme’den res’en alınarak, suç senedinin aslı ile birlikte 2012/56863 SORUŞTURMA Numarası ile BELGE, EL YAZISI VE İMZA TETKİKİ talebi (Ek.1) ile İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü’ne gönderilmiş olan,
1.26.04.2007tarihli 600.000.-TL tutarlı GKS aslı,
2.21.09.2007tarihli 2.000.000.-TL tutarlı GKS aslı,
3.28.04.2008tarihli 2.000.000.-TL tutarlı GKS aslı,
4.19.07.2007tarihli 500.000.-TL tutarlı GKS aslı,
5.25.12.2008düzenleme tarihli 3.700.000.-TL tutarlı suç senedinin aslı,
6.26.04.2007 tarihli GKS’nin Savcılık Makamına verilmiş olan 1. Ve 24.sayfasının fotokopisi.
23.sayfa eksik ve incelenmemiştir.
- 21.09.2007 tarihli GKS’nin Savcılık Makamına verilmiş olan 1,24,26.sayfalarının fotokopisi.
23.sayfa eksik ve incelenmemiştir.
8.28.04.2008 tarihli GKS’nin Savcılık Makamına verilmiş olan 24. Sayfasının fotokopisi.
1.ve 23.sayfa eksik ve incelenmemiştir.
9.26.04.2007 tarihli GKS’nin Savcılık Makamına verilmiş olan 1. ve 24.sayfasının fotokopisi.
23.sayfa eksik ve incelenmemiştir.
Ve mukayeseye esas Semra Oktayoğlu, Ali Baba Şanlı, Nalan Öztürk ve Sevil Güney’in örnek el yazıları ve imzaları, incelenerek ilgili Kurum tarafından 28.05.2013 tarihli ve Ahmet Zafer Mudu ile Zafer Kıran imzalı ‘’UZMANLIK RAPORU’’ hazırlanmıştır. (Ek.2)
1.26.04.2007, 19.07.2007, 28.04.2008 ve 21.08.2007 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi asıllarındaki yazı, rakam ve imzalar üzerinde herhangi bir tahrifat (Silme, fiziksel ve kimyasal, ilave, karalama, kopyalayıp yapıştırma v.b. yapılmış olup olmadığı sorusuna, Kriminal Polis Laboratuarları Müdürlüğünce,
‘’Tarafımızdan kırmızı renk kurşun kalemle çerçeve içersine alınan bölümlerdeki halen mevcut el yazılarının, evvelce aynı yerlerdeki (Kurşun kalemle yazılmış) ibarelerin, fiziksel yolla silinmelerinden sonra yazılmış oldukları tespit edilmiştir.’’
Cevabı verilerek, Genel Kredi Sözleşmelerinde tahrifatın yapılmış olduğu kabul edilmesine rağmen,
a- Gerek Ali Baba Şanlı’ nın, 04.02.2013 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcığı’ na vermiş olduğu yazılı beyan ifadesinde belirtmiş olduğu (Ek.1) ve gerekse zaten fotokopilerden de görülmekte olduğu gibi, hiçbir banka çalışanın kullanmadığı kurşun kalemle yazılan hiçbir yazının da bulunmadığı halde, bu gerçek gizlenmeye ve örtülmeye çalışılmıştır.
b- Özellikle Rapor’da ifade edilmiş olduğu gibi, 23.Sayfa olan imza sayfasının kurşun kalemle yazıldıktan sonra ve sadece isimlerin veya ismin boş olarak imzalanmış olduğu konusunda ve bu boşlukların da tarih, miktar ve diğer bütün bilgilerin de sonradan doldurulduğu konusu ortaya çıkarmaktadır ki, bu mümkün değildir ve şüpheliler bu konudan hiç söz etmemektedir.
Aşağıda, kurşun kalemle yazıldıktan sonra imzalandığı belirtilmeye çalışılan fakat aslında Ali Baba Şanlı’nın kendi dolmakalemi ile ve tükenmez kalemle yazılmış olan sayfa örnekleri görülmektedir.
Burada büyük bir ihmal veya açık bir saptırmaya çalışma vardır.
Ayrıca 12. Madde’deki,
‘’Cumhuriyet Başsavcılığımıza, daha önceden fotokopi olarak teslim edildiği belirtilen ve sonradan Mahkemeye asıllarının verildiği anlaşılan GKS’ ler ile ilgili olarak,
a- Savcılığa fotokopi olarak teslim edilen 28.04.2008 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi’nin imza sayfası ile, sonradan Mahkeme’ye aslı ibraz edilen Sözleşmenin imza sayfasında, imzaların her iki Belge’de de konum ve karakter olarak ayniyet gösterip göstermediği, yazılar farklı ise söz konusu belge asıllarında, nakil ve/veya montaj yapılmış olup olamayacağı; aynı hususların diğer kredi sözleşmeleri ve 21.09.2007 tarihli GKS’nin Limitinin arttırılmasına ilişkin Sözleşme için de tespiti,
b- 26.04.2007 tarihli ve 600.000.-TL tutarlı GKS aslının, müteselsil kefil bölümündeki ‘’Adil Altay Güney’’ kısmında ‘’Altay’’ isminin ‘’y’’ harfinde tahrifat olup olmadığı,
Sorusuna Kriminal Polis Laboratuvarları Müdürlüğünce, Savcılık Makamı tarafından sadece Maddi delillerle ilgili olarak sorulan soruya, ‘’ İçerik olarak uygunluk gösterip göstermediği’’ yorum sorusu da eklenerek,
‘’İnceleme konusu 4 adet Kredi Sözleşmesindeki, yukarıdaki tespit yapılarak, tarafımızdan kırmızı renk kurşun kalemle çerçeve içersine alınan bölümlerdeki el yazıları haricinde kalan el yazılarının, söz konusu sözleşmelere ait sayfa fotokopilerine atfen, Sözleşmenin ilk tanziminde yazılmayıp, mevcut yerlerine sonradan yazılmış oldukları kanaatine varılmıştır.’’
Tespiti yapılmıştır. Fakat her nedense Raporda, kavram kargaşası yaratmaya çalışılarak,
a- Kırmızı içine almış oldukları el yazılarının sadece borçlu, kefil ve tarih dışında hiçbir bilgiyi içermediğini ve bunun dışındaki ve özellikle tarih ve borcun tutarı da dahil olmak üzere, bütün bilgilerin daha sonra yazılmış olduğu gizlemeye çalışılmıştır.
b- Yetkileri olmadığı halde, Savcılık Makamı tarafından sorulmadığı halde, içerik yorumu ilave edilerek de, tahrifatlar yumuşatılmaya çalışılmıştır.
c- Savcılık Makamının sormuş olduğu ve imzaların bütün sayfalarda ayniyat göstermesi ile ilgili hiçbir yorum yapılmamış, bu konu özellikle gizlenmeye çalışılmıştır.
d- Kurşun kırmızı kalemle çerçeve içine alınmış olan yazıların ise, neler olduğu hakkındaki tespitler ya yapılmamış veya yazılmamıştır.
12-b Maddesine verilen cevapta ise, yine Savcılık Makamı tarafından sorulan soru saptırılarak ve (Altay) ve (Güney)’in (y)’ lerinin altından gözüken ve silinti kalıntısı olarak kalmış olan (y) lerden hiç söz edilmeyerek,
‘’Bahse konu Kredi Sözleşmesi, sorulan hususlar doğrultusunda incelenmiş ve neticesinde, bahse konu ‘’Adil Altay Güney’’ ibareli el yazılarının, evvelce aynı yerdeki kurşun kalemle yazılmış ibarelerin fiziksek yolla silinmelerinden sonra yazılmış olduğu tespit edilmiştir.’’
Cevabı verilmiştir.
Aşağıda da görüleceği gibi,
a- Bu takdirde belge aslındaki (y)’ lerin kuyruklarının normal kurşun kalem silgisi ile silinmeleri gerekir.
b- Savcılık kopyasında bulunan ve sözde kurşun kalemle yapılmış olan tek ibare olan ‘’Adil Altay Güney’’ dışındaki bütün sayfanın boş olarak imzalanmış olduğu ortaya çıkarılmıştır ve bu durum Sözleşme Hukukuna uygun değildir.
2- Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nun, ‘’26.04.2007, 19.07.2007, 21.09.2007 ve 28.04.2008 tarihli Genel Kredi Sözleşme asıllarındaki İMZALARIN ıslak imza olup olmadığı’’, şeklindeki sorusuna,
‘’26.04.2007, 19.07.2007, 21.09.2007 ve 28.04.2008 tarihli (4) adet Kredi Sözleşmesi aslındaki imzaların ıslak imza olup olmadıkları hususu sorulmakla, bahse konu (4) adet Kredi Sözleşmesi sorulan hususlar doğrultusunda incelenmiş ve neticesinde; bahse konu imzalarda kalem ucu presyonuna bağlı olan ve kağıdın dokusunda meydana gelen fulaj izi derinliklerinin mevcut olduğu, ayrıca imzaları oluşturan hatlarda mürekkep akışlarının bulunduğu belirlenmiş ve belirlenen bulgulara atfen inceleme konusu sözleşmelerdeki imzaların, fotokopi/montaj yoluyla husule getirilmeyip, ıslak mürekkepli kalemle husule getirilmiş olduğu sonucuna varılmıştır.’’
Tespitinin yapılmış olmasına rağmen,
a- Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı’na önceden verilen Genel Kredi Sözleşmelerindeki imzalı sayfaların (1,23,24,26) fotokopileri ile daha sonra asıl olarak teslim alınan Genel Kredi Sözleşmelerindeki aynı sayfaların, üzerinde bulunan imzaların tıpatıp aynı olması ve fizik olarak da bunun mümkün olamayacağı nedeni ile, raporda yapılmış olan tahrifatın kabul edilerek sözde kurşun kalemle yazılmış olan yazıların silinmesine indirgenerek yumuşatılmaya çalışılan fakat ekte örneğini yukarıda göstermiş olduğumuz sayfalardaki yazıların kesinlikle kurşun kalem olmadığı, dolma kalem ve tükenmez kalem olduğu gerçeği doğrultusunda yapılmış olan tahrifat nedeni ile,
a.1- Silinmiş olan yazı ve rakamlar dolmakalem ve tükenmez kalemle yazıldığı için tahrifat ve silinme işlemi büyük ihtimal ile ‘’Kimyasal işlem kullanarak silme’’ yolu ile yapılmıştır.
a.2- Veya, elle veya gözle tespit edilebilecek tahrifat ve silinme işlemlerinin tespit edilmesinin en azından ilk bakışta güçleştirilebilmesi için, ilk örneklerdeki imzalar kopyalanarak, yeniden sayfa üretilmiştir.
Bu nedenle yapılmış olan değerlendirme ve tespit, eksik, yetersiz ve doğru değildir.
3.Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nun, ‘’Senet üzerindeki imzaların ıslak imza olup olmadığı,’’ şeklindeki sorusuna,
’3.700.000.-YTL meblağlı senet aslındaki imzaların ıslak imza olup olmadıkları hususu sorulmakla, bahse konu senet sorulan hususlar doğrultusunda incelenmiş ve neticesinde; bahse konu imzalarda kalem ucu presyonuna bağlı olan ve kağıdın dokusunda meydana gelen fulaj izi derinliklerinin mevcut olduğu, ayrıca imzaları oluşturan hatlarda mürekkep akışlarının bulunduğu belirlenmiş ve belirlenen bulgulara atfen inceleme konusu senetteki imzaların, fotokopi/montaj yoluyla husule getirilmeyip, ıslak mürekkepli kalemle husule getirilmiş oldukları sonucuna varılmıştır.’’
Ve,
‘’3.700.000.-YTL meblağlı senet aslındaki düzenleme tarihi üzerinde tahrifat yapılıp yapılmadığı hususu sorulmakla, bahse konu senet sorulan hususlar doğrultusunda incelenmiş ve neticesinde; bahse konu senedin düzenleme tarihi bölümünde ‘’04/12/…8’’ ibareli el yazılarının mevcut olduğu müşahade edilmiş, ancak bahse konu ibarelerde silinti, kazıntı veya ilave yoluyla tahrifat yapıldığını gösterir nitelikte herhangi bir bulgu tespit edilememiştir.’’
Şeklinde cevap verilmiş olmasına rağmen,
Uzman Bilirkişi İsmail Özkan tarafından hazırlanmış olan ‘’MÜTALAA BEYANI’’ ile (Ek.3), İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarları Müdürlüğü tarafından hazırlanmış olan 28.05.2013 tarihli ‘’UZMANLIK RAPORU’’ ile tespit edilmiş olan, SUÇ SENEDİ ve Genel Kredi Sözleşmelerindeki fiziksel silinti ve kazıntıların KİMYASAL YOLLA yapılmış olabileceği görüşü ifade edilerek, ancak bu tespitlerin yapılabilmesi için uygun fiziki ortamın temin edilememesine rağmen, SUÇ SENEDİNİN düzenleme tarihinin günler hanesi bölümünde kazıntı, silinti ve tahrifat olduğu, SUÇ SENEDİ üzerindeki düzenleme tarihinde tahrifat yapılmış olduğu ve ayrıca senet dahil bütün Genel Kredi Sözleşmelerinde kimyasal yolla tahrifat yapılmış olabileceği de tespit edilmiştir.
Ayrıca, Uzman Bilirkişi İsmail Özkan bu konu ile ilgili olarak hazırlamış olduğu 24.07.2013 tarihli ‘’MÜTALAA BEYANI’’ Sayfa 8’de,
‘’ Son zamanlarda belgelerin kimyasal maddelere maruz bırakılarak matbu basım özelliklerinin ve mürekkepli yazıların zayıflatıldığı, bilahare üzerlerinde daha önce mevcut yazıların fiziksel yöntemle silinmelerini müteakip silinen yerlere tahrifen başka kayıtların yazılabildiği sahtecilik olaylarıyla karşılaşılmaktadır.
İnceleme konusu senette düzenleme tarihinin ‘’04/12/…8’’ olarak siyah mürekkepli kalemle yazılmış olmasına rağmen günler hanesi onlar basamağının altında mavi mürekkepli kalemle oluşturulmuş ‘’1’’ rakamına benzer bir hattın mevcudiyeti, sadece fiziksel değil, kimyasal silinti yapılıp yapılmadığının araştırılmasını da gerektirebilir.
Bu ‘’MÜTALAA BEYANI’’ ile, senet üzerinde de tahrifat yapılmış olduğu tespiti yapılarak, araştırmaların genişletilmesi tavsiyesi yapılmıştır.
5-Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nun, ‘’Yazımız ekinde gönderilen, 26.04.2007, 19.07.2007 ve 28.04.2008 tarihli Genel Kredi Sözleşmeleri ile ‘’Genel Kredi Sözleşmesi limitinin arttırılması’’ başlıklı olup 21.09.2007 tarihli belgedeki Sevil Güney imzalarının adı geçenin eli ürünü olup olmadığı; aynı şekilde, 21.09.2007 tarihli Sözleşmenin 23.sayfasındaki Sevil Güney imzasının ve 19.07.2007 tarihli genel kredi sözleşmesinin 23.sayfasındaki Sevil Güney imzasının ve son olarak da, 26.04.2007 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin 23.sayfasındaki Sevil Güney imzasının adı geçenin eli ürünü olup olmadığı’’,
Sorusuna,
‘’26.04.2007, 19.07.2007, 21.09.2007 ve 28.04.2008 tarihli (4) adet kredi sözleşmesi aslındaki Sevil Güney adına atılı bulunan imzaların Sevil Güney isimli şahsın eli mahsulü olup olmadığı hususu sorulmakla, bahse konu Sevil Güney adına atılı bulunan imzalar ile Sevil Güney isimli şahsın mevcut mukayese imzaları karşılıklı olarak incelenmiş ve neticede; inceleme konusu imzalar ile Sevil Güney isimli şahsın mevcut mukayese imzaları arasında kaligrafik ve grafolojik özellikler yönlerinden uygunluk bulunduğu müşahede edilmekle, bahse konu imzaların Sevil Güney isimli şahsın eli mahsulü olduğu kanaatine varılmıştır.’’
Cevabı verilmiş olmasına rağmen, Uzman Bilirkişi Grafoloji ve Sahtecilik Uzmanı İsmail Özkan tarafından hazırlanmış olan 24.07.2013 tarihli, ‘’MÜTALAA BEYANI’’ (Ek.3) ile,
Şişli Cumhuriyet Başsavcılığına ve 15. Asliye Ticaret Mahkemesine sunulmuş olan Genel Kredi Sözleşmelerinin tasdikli fotokopileri üzerinde incelemelerde bulunan Uzman Bilirkişi sayın İsmail ÖZKAN’ ın 24.07.2013 tarihli ‘’MÜTALAA BEYANI’’ ile yapılmış olan tespitler, Genel Kredi Sözleşmelerindeki tahrifat ve kopyalamanın yanında, 4 adet Genel Kredi Sözleşmesinin 3’ü olan, 26.04.2007, 19.07.2007, 21.09.2007 tarihli GKS’lerdeki Sevil Güney adına atılı bulunan imzaların ve 21.09.2007 tarihli GKS’nin Kredi Limitinin arttırılması ile ilgili sayfasındaki Sevil Güney adına atfen atılmış olan imzaların, Sevil Güney’in eli ürünü değil, takliden atılmış olduklarını ortaya çıkarılmıştır.
Uzman Bilirkişi İsmail Özkan’ın 24.07.2013 tarihli ‘’MÜTALAA BEYANI’’ Sayfa 7,
‘’26.04.2007 tarihli GKS’de, 19.07.2008 tarihli GKS’de, 21.09.2007 tarihli GKS’de ve aynı GKS’nin kredi limitinin arttırılmasına ilişkin sayfasında Sevil Güney adına atılı bulunan imzaların Sevil Güney’in eli ürünü olmadıkları… kanaatine varılmıştır.’’ (Ek.3)
6. Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nun, ‘’Yazımız ekindeki genel kredi sözleşmelerinin elle doldurulmuş bölümlerini içeren 1.- 23. Ve 24. Sayfalarının ve 21.09.2007 tarihli genel kredi sözleşmesinin limitinin arttırılması ile ilgili 26.sayfasının ıslak imzalı olup olmadığı’’,
Sorusuna ise, çok önemli olduğu halde cevap dahi verilmemiştir.
7.Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu’nun, ‘’21.09.2007 tarihli genel kredi sözleşmesinin limitinin arttırılması ile ilgili sayfanın sol altında banka adına şube müdürü sıfatı ile atılan imzanın, Ali Baba Şanlı’ nın eli ürünü olup olmadığı’’,
Sorusu ise, 10. Sıradaki çok önemli soru kavram kargaşası yaratılmak sureti ile cevaplandırılmayarak ve atlanarak 10.sırada,
‘’21.09.2007 tarihli kredi sözleşmesi aslının 26. Sayfasındaki ‘’Turkıshbank A.Ş. Merkez şubesi’’ ibareleri altında atılı bulunan (tarafımızdan kırmızı renk kurşun kalemle çerçeve içersine alınan) imzanın Ali Baba Şanlı isimli şahsın eli mahsulü olup olmadığı hususu sorulmakla, bahse konu imza ile Ali Baba Şanlı isimli şahsın mevcut mukayese imzaları arasında kaligrafik ve grafolojik özellikler yönlerinden uygunluk bulunduğu müşahade edilmekle, bahse konu imzanın Ali Baba Şanlı isimli şahsın eli mahsulü olduğu kanaatine varılmıştır
Ali Baba Şanlı’nın Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosuna vermiş olduğu yazılı ifadeden (Ek.4) bir bölüm ve imzası,
Ali Baba Şanlı’nın 21.09.2007 tarihli sözleşmenin kredi limitinin arttırılması sayfasındaki takliden atılmış olan imzası,
Halbuki, 21.09.2007 tarihli Sözleşme’nin Kredi Limitinin arttırılması ile ilgili sayfasındaki Merkez Şube Müdürü olarak Ali Baba Şanlı adına atılmış olan imzanın, Ali Baba Şanlı’ nın 04.02.2013 tarihinde vermiş olduğu beyan dilekçesinde (Ek.4) de açık olarak belirtmiş olduğu gibi kendisine ait olmadığı ve takliden atılmış olduğu açık olarak tespit edilmiştir.
04.02.2007 tarihinde Turkıshbank A.Ş.’nin bahis konusu kredi sürecinin büyük kısmında Merkez şube müdürü görevli iken Mart 2008 tarihinde Bakırköy şubesine müdür olarak atanmış olan Ali Baba Şanlı’ nın, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Bürosunda, Sayın Cumhuriyet Savcısı Ercan Devrim’e bizzat vermiş olduğu beyan dilekçesinde (Ek.1), İstanbul 15.Asliye Ticaret Mahkemesinden tasdikli suret olarak almış olduğumuz Genel Kredi Sözleşmelerinin tarih olarak kendi dönemini kapsamış olsa dahi, düzenlenmelerinden haberi olmadığı, bu düzenlemelerin bilgisi dışında yapılmış olduğu ve 21.09.2009 tarihli sözleşmenin limit artışı sayfasındaki kendi imzasına benzetilerek atılmış imzanın kendi imzası olmadığı belirtilmiştir.
Uzman Bilirkişi İsmail Özkan’ın 24.07.2013 tarihli ‘’MÜTALAA BEYANI’’
‘’…21.09.2007 tarihli GKS’nin limitin arttırılmasına ilişkin sayfasında, banka yetkilisi adına atılı bulunan imzalardan sol tarafta atılı bulunan ve Ali Baba Şanlı’ ya izafe edilen imzanın Ali Baba Şanlı’nın eli ürünü olmadığı, kanaatine varılmıştır.’’ (Ek.3)
NETİCE VE TALEBİMİZ:
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 21.03.2013 tarihli ve 2012/56863 Soruşturma numaralı dosyası ile ve dilekçemizin ekinde örneğini sunmuş olduğumuz talep yazısı (Ek.1) doğrultusunda, İNCELEMEYE ESAS ve MUKAYESEYE ESAS belge ve evrakların ADLİ TIP KURUMU’ na gönderilerek,
- Hazırlanmış olan 28.05.2013 tarihli ‘’UZMANLIK RAPORU’’ (Ek.2) ile tespitleri yapılmış olan fiziksek silinti ve tahrifatların, kurşun kalemle yazılmış olan yazıların mı, yoksa mürekkepli kalem veya tükenmez kalemle yazılmış olan yazıların mı silinerek yapıldığının ve bu silinme sırasında kimyasal işlem yapılıp yapılmadığının yeniden kriminal inceleme yapılarak açıklığa kavuşturulmasını,
- Sevil Güney’in, ‘’MÜTALAA BEYANI’’ (Ek.3) ile tespit edilmiş olan ve ’26.04.2007 tarihli, 19.07.2008 tarihli, 21.09.2007 tarihli GKS’ lerle, 21.09.2007 tarihli GKS’nin kredi limitinin arttırılmasına ilişkin sayfasındaki imzalarınınkendi el ürünü olmadığı ve takliden atılmış olduğunun kriminal inceleme yapılarak açıklığa kavuşturulmasını,
- Merkez Şube Müdürü olarak Ali Baba Şanlı adına atılmış olan ve 21.09.2007 tarihli Sözleşme’nin Kredi Limitinin arttırılması ile ilgili sayfasındaki imzanın, Ali Baba Şanlı’ nın 04.02.2013 tarihinde vermiş olduğu beyan dilekçesinde (Ek.4) de açık olarak belirtmiş olduğu gibi kendisine ait olmadığının ve takliden atılmış olduğunun kriminal inceleme yapılarak açıklığa kavuşturulmasını.
- İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından sorulan sorular ve verilen cevaplar açısından da incelenerek, yazılı metinin genel ifadesinin değerlendirilmesini, (Ek.1,Ek.2)
Ve, Uzmanlık Raporu’na esas belgelerin ADLİ TIP KURUMU tarafından yeniden incelenmesinin sağlanarak maddi gerçeklerin tespit edilmesini, hazırlamış oldukları ‘’UZMANLIK RAPORU’’ ile yapmış oldukları saptırma, yanıltma ve gerçek dışı beyanlar nedeni ile de; Turkıshbank A.Ş. ile 65 aydır sürdürmeye çalıştığımız Hak ve Hukuk mücadelemize; bankanın menfaatleri doğrultusunda gerçeklerin gizlenmesi ve üzerlerinin örtülmesini sağlamaya çalışarak, maddi ve manevi olarak son derece büyük zarar veren ve İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünde çalışan Şüpheliler, Uzman Ahmet Mesut Mudu ile Teknisyen Zafer Kıran hakkında TCK. 257 ve TCK. 277 Madde’leri doğrultusunda KAMU DAVALARI açılarak cezalandırılmaları için gerekli işlemlerin yapılmasını arz ederim.
ADİL ALTAY GÜNEY
YÜKSEK MÜHENDİS MİMAR
GÜNEY KONUT ORGANİZE YAPILAR VE İNŞ.LTD.ŞTİ.
1. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Bürosu’nun talep yazısı.
2. 28.05.2013 tarihli ‘’UZMANLIK RAPORU’’
3. 24.07.2013 tarihli ‘’MÜTALAA BEYANI’’
4. Ali Baba Şanlı’nın 04.02.2013 tarihli ihbar ve beyan dilekçesi.
GOOGLE,WORDPRESS–GÜNEYKONUT,‘’ADİL ALTAY GÜNEY’İN HAK ve HUKUK MÜCADELESİ
cep telefonu: 0532 212 70 62 – 0533 668 23
ZUHURATBABA MUHTAR SOKAK NUMARA 4-1 / 16, BAKIRKÖY – İSTANBU